Mal Rejimi Nedir?

Mal rejimi, evlenen çiftlerin evlilik boyunca edineceği malların evlilik birliği süresince yönetimi ve evlilik birliğinin sona ermesi halinde bu malların nasıl paylaşılacağını düzenleyen hukuki bir statüdür.

Türk Medeni Kanunumuzda 5 adet mal rejimi sayılmıştır. Bunlar:

  1. Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi
  2. Mal Ayrılığı Rejimi
  3. Paylaşmalı Mal Ayrılığı Rejimi
  4. Mal Ortaklığı Rejimi
  5. Olağanüstü Mal Rejimi

Eşler kendi aralarında yukarıda sayılan mal rejimlerinden birini seçebilirler. Ancak eğer eşler arasında böyle bir seçim yapılmamışsa bu durumda yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejimi uygulanır.

Gelin, bu mal rejimlerini detaylı bir şekilde açıklayalım.

 

Mal Rejimi Türleri Nelerdir?

  1. Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi

TMK 219. maddesinde edinilmiş mallar açıklanmıştır:

     TMK madde 219 “Edinilmiş mal, her eşin bu mal rejiminin devamı süresince karşılığını vererek elde ettiği malvarlığı değerleridir. Bir eşin edinilmiş malları özellikle şunlardır:

  1. Çalışmasının karşılığı olan edinimler,
  2. Sosyal güvenlik veya sosyal yardım kurum ve kuruluşlarının veya personele yardım amacı ile kurulan sandık ve benzerlerinin yaptığı ödemeler,
  3. Çalışma gücünün kaybı nedeniyle ödenen tazminatlar,
  4. Kişisel mallarının gelirleri,
  5. Edinilmiş malların yerine geçen değerler.”

Kanun metninden de anlaşılacağı üzere edinilmiş mallara katılma rejiminde eşlerin kişisel malları haricindeki her türlü mal edinilmiş mallara tabi olur.

Burada önemli olan konulardan biri de kişisel malların neler olduğudur. TMK madde 220’de kişisel mallar sayılmıştır:

     “Aşağıda sayılanlar, kanun gereğince kişisel maldır:

  1. Eşlerden birinin yalnız kişisel kullanımına yarayan eşya,
  2. Mal rejiminin başlangıcında eşlerden birine ait bulunan veya bir eşin sonradan miras yoluyla ya da herhangi bir şekilde karşılıksız kazanma yoluyla elde ettiği malvarlığı değerleri,
  3. Manevî tazminat alacakları,
  4. Kişisel mallar yerine geçen değerler.”

Ayrıca eşler mal rejimi sözleşmesi ile bir mesleğin icrası veya işletmenin faaliyeti sebebiyle elde edilen malvarlığı değerlerini kişisel mal olarak kabul edebilirler.

Yine eşlerin kişisel malların gelirlerini de edinilmiş mal değil, kişisel mal olarak kabul edebilirler.     

Edinilmiş mallara katılma rejiminde eşlerin kişisel malı olduğu ispat edilemeyen mallar onların paylı mülkiyetinde sayılır.

Eğer eşlerden biri malların tasfiyesi sırasında edinilmiş mal olarak kabul edilen bir malın kişisel malı olduğunu iddia ediyorsa bu iddiayı ispatlamakla yükümlüdür.

Edinilmiş mallara katılma rejimi şu 4 durumda sona erer:

  • Eşlerden birinin ölümü
  • Eşlerin başka bir mal rejimini kabul etmesi
  • Mahkemece evliliğin iptal veya boşanma sebepleriyle sona ermesi
  • Mahkemece eşlerin mal ayrılığına geçmesine karar verilmesi

Eşler arasında mal rejiminin sona ermesi ile birlikte artık malların tasfiyesinden söz edilecektir. Burada karşımıza TMK madde 226 gelir:

          “Her eş, diğer eşte bulunan mallarını geri alır. Tasfiye sırasında, paylı mülkiyete konu bir mal varsa, eşlerden biri kanunda öngörülen diğer olanaklardan yararlanabileceği gibi, daha üstün bir yararı olduğunu ispat etmek ve diğerinin payını ödemek suretiyle o malın bölünmeden kendisine verilmesini isteyebilir. Eşler karşılıklı borçları ile ilgili düzenleme yapabilirler.”

Edinilmiş mallara katılma rejiminde malların tasfiyesinde karşımıza iki kavram çıkar. Biri artık değere katılma alacağı diğeri ise değer artış payıdır.

Artık değer, bir eşin diğer eşin kendisine ait olan ve evlilik birliği içerisinde edinilmiş olan mal üzerinde, bu malı elde ederken meydana gelen borçlar çıkarıldığında geriye kalan miktardır. Eşlerin bu miktara eşit olarak katılma hakları bulunmaktadır.

Katılma alacağı kanundan doğan bir alacaktır. Eşlerin katılma alacağını talep etmeleri için mal edinilirken maddi katkıda bulunmasına gerek yoktur.

Ancak eğer eş, diğer eşin ait olan bir malın edinilmesinde, iyileştirilmesinde veya korunmasında katkı sağlamışsa bu durumda değer artış payından söz edilir.

 

  1. Mal Ayrılığı Rejimi

Eşler, noterde düzenlenme veya hazırlanma şeklinde yapılabilecek mal rejimi sözleşmesi ile veya evlilik süresinde ilgili mercilere yazılı başvuruda bulunarak mal ayrılığı rejimini seçebilirler.

Mal ayrılığı rejimi TMK 242. maddesinde açıklanmıştır:

"Mal ayrılığı rejiminde eşlerden her biri, yasal sınırlar içerisinde kendi malvarlığı üzerinde yönetim, yararlanma ve tasarruf haklarını korur."

Eşlerin hakları her ne kadar kendi malları ile sınırlı olsa bile her eş diğer eşin sahip olduğu mala katkıda bulunduğu takdirde katkı payı alacağı talep edebilir.

Mal ayrılığı rejiminin sona ermesi iki şekilde mümkündür:

  • Başka bir seçimlik mal rejiminin kabulü
  • Mahkemece olağanüstü mal rejiminin kabul edilmesi

Bu iki sona erme halinde mal rejimi tasfiyesinden bahsedilmez. Ancak eşlerden birinin ölümü veya eşlerin boşanması halinde mal ayrılığı rejiminin tasfiyesi söz konusudur.

Böyle bir durumda eşler birbirlerinde bulunan kendi eşyalarını talep edebilecekleri gibi katkı payı ve değer artış payı alacağı da talep edebilirler.

  1. Paylaşmalı Mal Ayrılığı Rejimi

Paylaşmalı mal ayrılığı rejimi, mal ayrılığı rejimi ve edinilmiş mallara katılma rejiminin ara formu gibidir. Yani her iki mal rejiminin de özelliklerini taşır.

Şöyle ki; eşlerin kendilerine ait malları üzerinde yönetim, yararlanma ve kullanma hakkı bulunmaktadır. Yine eşler bir malın kendisine ait olduğunu iddia ediyorsa bunu kanıtlamak zorundadır.

Eğer bir malın hangi eşe ait olduğu belirlenemiyorsa bu durumda o mal eşlerin paylı mülkiyetinde kabul edilir.

Paylaşmalı mal ayrılığı rejiminde aileye özgülenen mallardan söz edilir. Bu mallar şunlardır:

  • Ailenin ortak kullanımına ve yararlanmasına özgülenmiş mallar
  • Ailenin ortak geleceğini güvenceye almak için yapılan yatırımlar
  • Bunların yerine geçen değerler

Mal rejiminin sona ermesi halinde yukarıda sayılan malvarlıkları eşler arasında eşit olarak paylaşılır.

 

  1. Mal Ortaklığı Rejimi

Mal ortaklığı rejiminde karşımıza iki tür malvarlığı çıkar. Bunlardan biri ortaklık malları diğeri ise kişisel mallardır.

Kişisel mallar TMK’da düzenlenen ve yasal olarak eşlerin kişisel malı sayılan mallardır. Ortaklık malları ise eşlerin kişisel malları dışında kalan malları ve gelirleridir.

Eşler evlilik birliği boyunca ortaklık malları üzerinde olağan yönetim sınırları içerisinde tasarrufta bulunabilir, malları yönetebilir.

Olağan yönetim dışında kalan konularda ise eşler ancak birlikte veya diğer eşin rızası ile hareket edebilir.

 

  1. Olağanüstü Mal Rejimi

Olağanüstü mal rejimi, eşlerden birinin haklı sebeplerin varlığı halinde talep etmesi doğrultusunda hakim tarafından karar verilen bir rejimdir.

Burada eşler öncelikle edinilmiş mallara katılma rejimi, paylaşmalı mal ayrılığı rejimi veya mal ortaklığı rejiminden birini seçmiş olmalıdırlar.

Ancak gelinen şartlarda eşler seçtikleri rejimin sürdürülmesinin katlanılmaz bir hale gelmesinden dolayı mahkemeye başvurarak mal ayrılığı rejiminin karar verilmesini talep etmektedirler.

Peki burada mahkemeye başvurmak için haklı sebep neler olabilir?

  1. Diğer eşe ait malvarlığının borca batık veya ortaklıktaki payının haczedilmiş olması,
  2. Diğer eşin, istemde bulunanın veya ortaklığın menfaatlerini tehlikeye düşürmüş olması,
  3. Diğer eşin, ortaklığın malları üzerinde bir tasarruf işleminin yapılması için gereken rızasını haklı bir sebep olmadan esirgemesi,
  4. Diğer eşin, istemde bulunan eşe malvarlığı, geliri, borçları veya ortaklık malları hakkında bilgi vermekten kaçınması,
  5. Diğer eşin sürekli olarak ayırt etme gücünden yoksun olması. Eşlerden biri ayırt etme gücünden sürekli olarak yoksun ise, onun yasal temsilcisi de bu sebebe dayanarak mal ayrılığına karar verilmesini isteyebilir.

 

Mal Rejimi Nasıl Seçilir?

Taraflar ister evlenmeden önce isterse de evlendikten sonra mal rejimi sözleşmesi yaparak kanunda sayılan 4 mal rejiminden birini seçebilirler.

 

 


WhatsApp Destek Hattı